Zülal Kalkandelen: İnanç baskısı yüzünden göç edenler

 
Zülal Kalkandelen: İnanç baskısı yüzünden göç edenler Zülal Kalkandelen: İnanç baskısı yüzünden göç edenler

Bu temel insan haklarına aykırıdır!Yakında vize alıp Türkiye’den ayrılmayı bekleyen Arda Özbek, herkes için tehdit oluşturan bir soruna da dikkat çekti:“Biz Reina katliamından beri Taksim’e gitmiyoruz. Ekmeğin zeytinlisini, cevizlisini de yapabilirsiniz.  Evrim teorisi müfredattan çıkarıldığında ya da Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamalarında sürekli dine atıf yapıldığında bunun laik bir devlette olmaması gerektiğini anlatan eleştirilerini ilgili kurumlara ve CİMER’e göndermiş. . Geldiğimiz noktada ise Türkiye, artık sadece AKP’lilerin ve onun iktidar ortaklarının adalet bulabildiği; din ve vicdan özgürlüğünün sadece Sünni inancına mensup olanlara tanındığı bir ülkedir.  Özbek, Türkiye siyasal İslam’ın kıskacı altına alınırken toplumun sessizliği ve “Pırıl pırıl gençler ateist oldu” diyen CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır gibi birçok siyasetçinin inancı olmayanları hedefe koyan sözlerine duyduğu tepkiden söz etti. Karşılığında aldığı tek yanıt, “Başvurunuz kayda alınmıştır, bilgi edinmenizi rica ederiz” olmuş. Sivas katliamının sorumluları içeride değil. Kimileri işsizlikten kaçıyor, kimileri çocuklarına daha iyi bir gelecek kurmak istiyor, kimileri de Türkiye’de gericileşmeden ve adaletsizlikten yıldığı için gidiyor.  Laikliğin sadece inananların inançlarını yaşaması için değil, farklı inanca sahip olanların veya inanmayanların toplumdaki egemen dinin baskısından korunması için var olduğunu defalarca yazdım. İlkokullarda dördüncü sınıftan itibaren zorunlu din dersi uygulanırken ortaokul öğrencileri zorunlu din derslerinin yanında seçmeli din derslerini de almak zorunda bırakıldı. Ayrıca ÇEDES projesiyle eğitimdeki gericileşme iyice hızlandırıldı.  Onlardan biri olan endüstri mühendisi Arda Özbek, bana neden bir zamanlar kendisini ait hissettiği Türkiye ile bağının koptuğunu ve başka bir ülkeye göç etmek istediğini anlatırken bugüne kadar verdiği mücadeleden örnekler de gösterdi. maddesine dayanarak verdiği, “Türkiye’deki tüm ilk ve ortaöğretim kurumlarında din kültürü ve ahlak öğretimi yapılması zorunludur” kararı var.  Bir grup daha var ki onları pek kimse anmıyor: Türkiye Cumhuriyeti’nin bazı vatandaşları, artık inanç baskısına dayanamadığı için ülkeden ayrılmak zorunda kalıyor.  HER VATANDAŞI DEĞİL, SADECE MEZHEPTAŞI KORUYANLARÖzbek ailesi, içinde bulunduğumuz koşullarda yıllarca sürebilecek bir mahkeme sürecinde çocuklarının zarar görmemesi ve akran zorbalığına uğramaması için, birçok ülkeye göçmenlik başvurusunda bulunmuş. Benim can güvenliğim, çocuğumun eğitimi risk altında. Çünkü Anayasa Mahkemesi’nin anayasanın 24. Bizim hakkımızda ‘Bunlar kâfir, öldürülmeli’ diye düşünen gruplardan söz ediyoruz. ”",. Bunlara karşı olan velilerin zorlu bir hukuk mücadelesine girişmesi gerekiyor. Bu ülke, vatandaş büyütme vasfını ortadan kaldırdı. Bu hijyen faktörüdür. Ülkeye dönecek olursak Türkiye’de vatandaşın hijyen faktörleri ortadan kalkmış durumda. asgari beklentileri karşılayan bir ekmek yapmak zorundasınız. Ben artık bu ülkede bir vatandaş olarak korunup kollandığımız hissiyatında değilim. Son yıllarda en çok konuşulan konulardan biri göçler: Türkiye’ye gelenler ve Türkiye’den gidenler. En son biri cumhurbaşkanı affedince çıktı. İBDA-C’ciler serbest bırakıldı, Hizbullahçılar dışarı çıktı, IŞİD’ciler en fazla yedi sene hapis cezası almış, çoğu da çıkmış. Ateist olmama rağmen vergilerimi dini vakıflar için kullanıyorlar, bir de çocuğuma göz dikiyorlar!”Din eğitimi konusundaki baskı, sadece Alevi aileler için değil, inançsız olan aileler için de büyük bir sorun. Bu sizin farkınızı ortaya koyar. Mesela siz bir fırıncıysanız, dışı çıtır, ağırlığı 300 gr. Toplumda inançsız kesime yönelik ayırımcılığa karşı direnirken okuma çağına gelen oğlu için duyduğu endişeler artmış ve geçen yılki genel seçimlerden sonra eşi ile birlikte ülkeden ayrılmaya karar vermişler.  ZORUNLU DİN EĞİTİMİ İNSAN HAKLARINA AYKIRIYüksek lisansını pazarlama üzerine yapan Özbek’in Türkiye’deki baskı ortamına ilişkin önemli bir tespiti var:“Pazarlama eğitiminde kullanılan bir ‘hijyen faktörü’ tabiri vardır. olan vb. .

Zülal Kalkandelen: İnanç baskısı yüzünden göç edenler

. ”",. En son biri cumhurbaşkanı affedince çıktı.  Bir grup daha var ki onları pek kimse anmıyor: Türkiye Cumhuriyeti’nin bazı vatandaşları, artık inanç baskısına dayanamadığı için ülkeden ayrılmak zorunda kalıyor. Bu temel insan haklarına aykırıdır!Yakında vize alıp Türkiye’den ayrılmayı bekleyen Arda Özbek, herkes için tehdit oluşturan bir soruna da dikkat çekti:“Biz Reina katliamından beri Taksim’e gitmiyoruz.  ZORUNLU DİN EĞİTİMİ İNSAN HAKLARINA AYKIRIYüksek lisansını pazarlama üzerine yapan Özbek’in Türkiye’deki baskı ortamına ilişkin önemli bir tespiti var:“Pazarlama eğitiminde kullanılan bir ‘hijyen faktörü’ tabiri vardır. Bunlara karşı olan velilerin zorlu bir hukuk mücadelesine girişmesi gerekiyor. Bizim hakkımızda ‘Bunlar kâfir, öldürülmeli’ diye düşünen gruplardan söz ediyoruz. İBDA-C’ciler serbest bırakıldı, Hizbullahçılar dışarı çıktı, IŞİD’ciler en fazla yedi sene hapis cezası almış, çoğu da çıkmış. Geldiğimiz noktada ise Türkiye, artık sadece AKP’lilerin ve onun iktidar ortaklarının adalet bulabildiği; din ve vicdan özgürlüğünün sadece Sünni inancına mensup olanlara tanındığı bir ülkedir. asgari beklentileri karşılayan bir ekmek yapmak zorundasınız.  Özbek, Türkiye siyasal İslam’ın kıskacı altına alınırken toplumun sessizliği ve “Pırıl pırıl gençler ateist oldu” diyen CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır gibi birçok siyasetçinin inancı olmayanları hedefe koyan sözlerine duyduğu tepkiden söz etti. Sivas katliamının sorumluları içeride değil. Bu sizin farkınızı ortaya koyar. Ekmeğin zeytinlisini, cevizlisini de yapabilirsiniz.  Evrim teorisi müfredattan çıkarıldığında ya da Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamalarında sürekli dine atıf yapıldığında bunun laik bir devlette olmaması gerektiğini anlatan eleştirilerini ilgili kurumlara ve CİMER’e göndermiş. Toplumda inançsız kesime yönelik ayırımcılığa karşı direnirken okuma çağına gelen oğlu için duyduğu endişeler artmış ve geçen yılki genel seçimlerden sonra eşi ile birlikte ülkeden ayrılmaya karar vermişler. olan vb.  HER VATANDAŞI DEĞİL, SADECE MEZHEPTAŞI KORUYANLARÖzbek ailesi, içinde bulunduğumuz koşullarda yıllarca sürebilecek bir mahkeme sürecinde çocuklarının zarar görmemesi ve akran zorbalığına uğramaması için, birçok ülkeye göçmenlik başvurusunda bulunmuş.  Laikliğin sadece inananların inançlarını yaşaması için değil, farklı inanca sahip olanların veya inanmayanların toplumdaki egemen dinin baskısından korunması için var olduğunu defalarca yazdım. İlkokullarda dördüncü sınıftan itibaren zorunlu din dersi uygulanırken ortaokul öğrencileri zorunlu din derslerinin yanında seçmeli din derslerini de almak zorunda bırakıldı. Bu ülke, vatandaş büyütme vasfını ortadan kaldırdı. Benim can güvenliğim, çocuğumun eğitimi risk altında. Bu hijyen faktörüdür. maddesine dayanarak verdiği, “Türkiye’deki tüm ilk ve ortaöğretim kurumlarında din kültürü ve ahlak öğretimi yapılması zorunludur” kararı var. Ayrıca ÇEDES projesiyle eğitimdeki gericileşme iyice hızlandırıldı.  Onlardan biri olan endüstri mühendisi Arda Özbek, bana neden bir zamanlar kendisini ait hissettiği Türkiye ile bağının koptuğunu ve başka bir ülkeye göç etmek istediğini anlatırken bugüne kadar verdiği mücadeleden örnekler de gösterdi. Ateist olmama rağmen vergilerimi dini vakıflar için kullanıyorlar, bir de çocuğuma göz dikiyorlar!”Din eğitimi konusundaki baskı, sadece Alevi aileler için değil, inançsız olan aileler için de büyük bir sorun. Son yıllarda en çok konuşulan konulardan biri göçler: Türkiye’ye gelenler ve Türkiye’den gidenler. Karşılığında aldığı tek yanıt, “Başvurunuz kayda alınmıştır, bilgi edinmenizi rica ederiz” olmuş. . Çünkü Anayasa Mahkemesi’nin anayasanın 24. Kimileri işsizlikten kaçıyor, kimileri çocuklarına daha iyi bir gelecek kurmak istiyor, kimileri de Türkiye’de gericileşmeden ve adaletsizlikten yıldığı için gidiyor. Ben artık bu ülkede bir vatandaş olarak korunup kollandığımız hissiyatında değilim. Ülkeye dönecek olursak Türkiye’de vatandaşın hijyen faktörleri ortadan kalkmış durumda. Mesela siz bir fırıncıysanız, dışı çıtır, ağırlığı 300 gr.